İsimsiz Çok güzel bence harika 2018-05-05
Pamuk Kedim Şiiri | Rıfat Necdet EVRİMER
Pamuk Kedim
Bir kedim var, yumuk yumuk,
Adı pamuk, kendi pamuk.
O, cin gibi gözleriyle,
Mırnav mırnav sözleriyle.
Güzel kedim cana yakın,
Fakat kızdırmayın sakın.
Öfkelenir birdenbire,
Kendisini atar yere.
Bir köşeye şöyle siner,
Biraz sonra öfke diner.
Yaklaşır da yavaş yavaş,
Sevgi ister, o yumuk baş.
Dostuna dost, aslan kedim,
Gel, mindere yaslan kedim.
Rıfat Necdet EVRİMER
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Pamuk Kedim Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Pamuk Kedim Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 4 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 4 yorum yazılmış.
Benzer Hayvanlarla İlgili Şiirler
Kanadı Benek Benek
Kanadı benek benek
Ufacık bir kelebek
Konmuştu papatyaya
Papatya pek haindi
Birdenbire silkindi.
Onu düşürdü suya
Islanınca kanadı
Kelebek uçamadı
Mahkum oldu ölmeye
Bir arı geçiyordu
Hain çiçeğe sordu
Niçin öldürdün diye
Bunu yapıp vesile
O sivri iğnesiyle
Geldi üstünde kaldı
Emerek derin derin
Boğulan kelebeğin
İntikamını aldı.
Çocuk Şiirleri
Bin Başlı Boğa
MAĞARADAN ÇIKTI GAMBA
İlkeldi yerler gökler
Canlı cansız dağ taş
Uçan kuş uçmayan kuş
Hava su bitki toprak
İlkeldi aylar yıllar
Sevmek ölmek yaşamak
İlkeldi göz yaşları
İlkeldi gülmek ağlamak
Milattan baruttan önce
Biledi baltasını Gamba
Sürterek ön dişlerini
Çıktı mağradan dışarı
Baltasının ağzı yalap yalap
Daldı Silpius ormanına
Keserek ışığı gölgeyi
Korkuyu korkutarak
BİR BOĞAYA RASTLADI
Önde korku arkada Gamba
Tırmandılar Silpius dağına
Yüzü sararmıştı korkunun
Tutulmuştu dizleri
Önce büzüldü küçüldü korkucuk
Sonra silkini verdi birden
Bir boğa oldu kocaman
Bir boğa ki bin başlı
Gözleri çıngıl çakmak
Soluğu göğü yakıyordu
Puf dedi korku-boğa
Ağzından fışkırdı öfkesi
Çıktı göğe indi yere
Dağları ufalttı gölgesi
Çoğaldı boynuzları bin bin
Gitti öte öte korku-boğa
Geldi beri beri bin bin
Bin bin yürüdü ayakları
Gözleri baktı bin bin
Soluğu ölüm kokuyordu
PİŞİRİP YEDİ BOĞAYI
Uuu dedi uludu Gamba
Irgalandı Silpius dağı
Çoğaldı elleri ayakları
Yüreği çoğaldı bin bin
Çıktı göğe indi yere
Savrudu baltasını bin bin
Bin başlı boğa üzerine
Devrildi yere boğacık
Ormanı sularken kanı
Ağlıyordu gözleri bin bin
Sürterek odunu oduna
Yaktı ilk ateşi Gamba
Pişirip yedi korku-boğayı
Yalap yalap dilleri
Gözleri çıngıl çakmak
Yaladı ellerinin kanını
Sildi kıllı gövdesine
Sonra mağarasına girdi
Gömüldü karanlığın içine
Taş yastığa koydu başını
Uzandı taş yatağına
BOĞA DİRİLDİ DÜŞÜNDÜ
Gözlerini yumar yummaz
Daralmaya başladı mağara
Gamba şişmeye başladı
Dirildi karnında korku-boğa
Oflayıp puflayarak bin bin
Ateşin üstünden atlayarak
Deşiniyordu Gamba'nın karnında
Binlerce boynuzlarıyla
Daraldıkça daraldı mağara
Sıkıştıkça sıkıştı Gambacık
Yamyassı oldu gövdesi
İki duvar arasında
Tepiniyordu karnında boğa
Binlerce ayaklarıyla
Çıkarak göğe inerek yere
Pişirip yiyordu Gamba'yı
Binlerce dişleriyle
BAŞLADI YENİ BİR GÜNE
Yiyip bitirince Gamba'yı
Uyudu bin başlı boğa
Küçülmeye başladı korku
Büyümeye başladı mağara
Doğdu Küncülü Boğaz'dan güneş
Bitti bin yıllık gece
Çıktı Gamba'nın karnından
Bin başlı boğa
Gitti geldiği yere
Uuu dedi uyandı Gamba
Fışkırttı sevincini göklere
Biledi baltasını bin bin
Sürterek ön dişlerine
Gözleri çıngıl çakmak
Baltasının ağızı yalap yalap
Düştü korkunun peşine
Korkarak korkutarak
Başladı yeni bir güne
Ali YÜCE
Ali YÜCE
Sokak Köpeklerinin De Can Taşıdığı Unutulmamalı
Sokaklarda görürüz, serbestçe dolaşırlar,
Ya yol kenarındadır ya çimende yatarlar...
Unutulmamalı ki onlar da can taşırlar,
Bazen susayacaklar bazen acıkacaklar...
Usul edinilmeli, kuralımız olmalı,
Birçok hakları vardır, canlar doyurulmalı...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Arılar
Mini mini pırpırlar
Göz bebeklerimi uyarıyor
Biran dönüp bakıyorum
Hafif uğultular duyuyorum
Eğilince yere, görüyorum
Küçük çiçekli bitkilerin üzerinde
Vızvızlnıp duruyorlar
Ve uçuşuyorlar birsinden öbürüne
Bir de çok burun büküyorlar
Her çiçeği beğenmiyorlar
Nedenini merak ettim
Uzun uzadıya izledim
İzlerken dalmışım hayallere
Çimlerin üzerinde sızıp kalmışım
Bir imbat esintisiyle uyandım
İçim ürperdi aniden
Hemen toparlanıp kalktım
Onlarla vedalaştım
Ve uzaklaştım..
Buse Nur YANIK