Eğitim Sitesi

Saros'da Yayla Geceleri Şiiri

Saros'da Yayla Geceleri Şiiri | Ali Koç Elegeçmez

Saros'da Yayla Geceleri

Yayla'da, bayılırım
mehtaplı akşamlara
*
Karpuz fenerleriyle
gezinen çocuklara
*
Zil takmış dilber gibi
raks ederken akşamlar
*
Gönlümü tutuşturan
alevsiz yanan suya
*
Liman yoktur Yayla'da
uğramaz hiç gemiler
*
Ne hicranlı gönül var
ne de buğulu gözler
*
Özlemin bakışları
yapışmış gibi suya
*
Anlamam,
................neden yanar
denizde bunca fener!
*
Nerde sihirli asa
nerde deniz kızları
*
Kim koyar bu sulara
bu yanan yıldızları

Her mehtaplı gecede
işte böyle olurum

Yakamozlu suların
dansına garg olurum

Karışırken geceye
suların hışırtısı

Bu hülyalı suların
içinde kaybolurum

Sonra..
..............ilerler gece
İlerler yakamozlar

Geceler türkü söyler
gökte güler dolunay!

Biten bir rüya gibi
silinirken karanlık

Deniz masmavi bakar
yerindedir hala ay

Ey hülyalı gönlümde
dansa kalkan akşamlar!

Ey mehtabın koynunda
titreten karanlıklar !

Ey gökyüzü!
Dolunay!
Alevsiz yanan sular!

Bu tutuşan sulara
ağ atan balıkçılar!

Sizinle aşka gelir
kapkara tuzlu sular.

Sizinle
............bir başkadır
Yayla'daki akşamlar.

Ali Koç Elegeçmez
12.nisan.2019-cuma

add

tag Saros'da Yayla Geceleri eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Ali Koç Elegeçmez

Saros'da Yayla Geceleri Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Saros'da Yayla Geceleri Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler

Konya'nın Mahalli Kurtuluş Günü

Konya’nın Mahalli Kurtuluş Günü
Konya büyük bir şehir, itibarlı hâliyle,
Tarihi çok eskidir, köklü ahalisiyle…

Manevi yapısıyla ulvî görev üstlenmiş,
Yüksek kültürleriyle savunmasını bilmiş…

Bütün ilçeleriyle, Rab’be gönül verilmiş,
Kurtuluş Savaşı’nda, mücadeleler vermiş…

Yaralı askerlere emek esirgenmemiş,
Lojistik desteklerle, hakikat gözetilmiş…

Kadını ve erkeği, ordu için çalışmış,
Muhafazakârlığı tüm illerle yarışmış…

Mehmet Tevfik Temiztürk

Mehmet Tevfik Temiztürk

Bafra Şehrimiz

BAFRA ŞEHRİMİZ
Bal şekerdir karpuzu, kavunu,
Dünya’da tanınır pirinci, unu,
Altınkaya, Derbent Barajı, suyu,
Bir başka güzeldir Bafra şehrimiz.

Tütünü vardır dünya markası,
Çalışır çocuğu, erkeği, karısı,
Tarlada geçer yılın yarısı,
Çalışkan insanlı Bafra şehrimiz.

Beş bin yıllık höyüğü İkiztepesi,
Kamıştan örülür hasırı selesi,
Aynalı Çeşme, Kadı Çeşmesi,
Kültürü zengin Bafra şehrimiz.

Şifa Hamamı, Ali Bey Çeşmesi,
Gençliği, Bulvarı geniş caddesi,
Samsun’un ilçesi, bölge incisi,
Bir başka güzeldir Bafra şehrimiz.

Meşhurdur kapalı açık pidesi,
Tosköy’de var batık minaresi,
Nebiyan Dağı sivri tepesi,
Bir başka güzeldir Bafra şehrimiz.

Domatesi, biberi, doğal salçası,
Kaypancağı, yarma mısır çorbası,
Kara kelem, yaprak sarması,
Lezzetin diyarı Bafra Şehrimiz.

Ovamızda yetişir her türlü sebze,
Lahana, pırasa hepside taze,
Daha çok şeyler sunuyor bize,
Bolluğun diyarı Bafra şehrimiz.

Meşhurdur kaymağı, dondurması,
Denize kıyısı var, harikadır doğası,
Üç yüz çeşit kuşları, Kuşcenneti deltası,
Çok güzeldir Bafra şehrimiz.

Güzün kaynar eğşi, pekmez kazanı,
Göllerinde kereviti, alabalık, sazanı,
Severim yağlı, yanıç, bazlamasını,
Damak tadı güzel Bafra şehrimiz.

Ramazanda yapılır sele-sepet şenliği,
Bayramda nokulu, düğünde keşkeği,
Fırında somunu, patıl ekmeği,
Mincisi, cimciği meşhur Baframız.

Kızılırmak Bafra’nın incisi süsü,
Üzerinde Çetinkaya Köprüsü,
Adına yazılmış gelin türküsü,
Tarihi doğası güzel Baframız.

Ünal GÜNEŞDOĞDU

Ünal GÜNEŞDOĞDU

Veli Efendi Camii Kırşehir Mucur

Camiler ki Rabbe aşk, duyanlar için bir yer,
Hakk’a eş koşulmadan, yakınlaşmak isterler…

Memleketim Kırşehir, Mucur adlı ilçesi,
Büyük Solaklı isminde eski Mahallesi…

Mahallemiz bu sokak, dedelerimin yeri,
Anne tarafımın da, aynıdır memleketleri…

Ortak kol, aynı soyu, izleyip, sürdürmüşler,
Fakirlik sebebiyle, okuyup terk etmişler…

Eski Ankara Yolu, üzerinde bir camii,
19.YY. Veli Efendi Camii…

Taştan ahşap bir camii, şu anda 100 kişilik,
Kullanıma açıktır, ne vakıftır, ne müzelik.

Ahşaptan kapısı var, hatıllar ve direkler,
Tavanları da ağaç, çatısında kiremitler.

Eskiden belki dergâhtı çünkü minaresi yok,
Belki dedemin eviydi, şadırvanı da yok…

Avlusunda kabir var, mezar taşı kırılmış,
Seyyid Hacı Veli Efendi, ceddim sayılırmış.

Kabirde yatan Hacı Seyyîd Veli Efendi’dir,
Dedemin, dedesinin, dedesinin, dedesidir...

1769 miladi vefatı,1775 caminin yapımı,
Yoksa üçüncü ceddin mi, Hacı Veli Ağa mı?

Vefatı kesin doğru, yaptıran torunu mu?
Caminin yapım tarihi,1775 doğru mu?

Akıllarda tutulmuş, bunlar unutulmamış,
Kesin ve net bilgiler, belki de kaldırılmış…

Mezarının taşını, kırmış ve kaldırmışlar,
Daha mezarlar varmış, eskiler anlatırlar...

1769,milada çevirince eder vefatı,
Çocukken okumuştum, Osmanlıca bir hattı...

Hacı Seyyîd Veli Efendi onun şimdiki adı,
Esseydi Hacı Veli Efendi aklımda kaldı…

Bunlar taşta yazılıydı, parçalara ayrılmış,
Kapısının üstünden, düşürülüp kırılmış…

Veli Efendi Camii ismiyle yaptırmıştır,
Esseydi Hacı Veli diye de anılmıştır...

Kâbe Kadısı olarak geldiği bilinir,
Sancakbeyliği yaptığı da söylenilir...

Veli Efendiler çok, hepsi dedelerimdir,
Hangi Veli Efendi, bilgiler yetersizdir...

Araştırdım dediysem, yalnız bir Dünya günü,
Özel zamanım yok ki, olsun bilgi bütünü…

Deliller şahsımda yok, fazla da anlatılmaz,
Sülalem 3 asırdır, başka yerde de yaşamaz…

Ellerinde belki var, dedelerimden kalma,
Kimse kimseyi bilmez, soyda var bir dağılma…

İşsizlikten kaynaklı, yurt dışına çıkışlar,
Bilmiyorum kimlerde, içerde dağılmalar...

Şeceremizi duydum, elime hiç geçmedi,
Büyüklerimiz derler, şeceremiz Kâbe’de…

Fakat ben bulamadım, ortada şecere yok,
Bildiğim isimler var, içinde yeniler yok…

Araştırmak isterdim, kesin bilgilerini,
Hem Molla Süleyman’ı, hem de diğerlerini…

Elde yok ipuçlarım, aradım bulamadım,
Bazı adlar sayılır, bunları unutmadım…

İpuçlarıyla dolu, bu cami üç asırdır,
Yaşayanlara selâm, bu şiirde yazılıdır...

Bunlar akrabalarım, çoğunlukla ölmüştür,
Bir bağlantı kurulsun, sülalem görülmüştür…

Veli Efendi Camii, Hacı Seyyid Veli’nin,
Şeceresini yazdım, yatan avludakinin...

Belki bir belgegeçer, belki de bir bağlantı,
Yanlışlar düzelecek, çıkarır hakikati...

Unutulanlar olmuş, harfleri koymamıştım,
Fazla vaktim de yoktur, şimdi kodlama yaptım…

İstanbul’a gelinmiş, bu Es-seyyid Mahmut’tur (A1) ,
Oğullarından biri, Mucur’da bulunmuştur…

Mahmud’un(A1) oğlu, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Kırşehir Mucurludur, Mucur niçin seçildi?

Cami’yi yaptırandır, Es Seyyid Hacı Veli Efendi(B1) ,
Ya da camii oğluna, vasiyeti edildi...

Şu an kabirde yatan, Hacı Seyyîd Veli’nin(B) ,
Oğlunun adı Tahir(C1) bundan da herkes emin…

Tahir’in(C1) oğlu ise, Hacı Veli Ağa’dır(Ç1) ,
Lâkaplar kaldırılmış, bunlar yalnızca addır…

Hacı Veli Ağa’nın(Ç1) , oğlu Molla Süleyman(D1) ,
Molla Süleyman’ın(D1) da, oğullarından...

Kız yazılmadığından, iki tane oğlu var,
Hacı Veli Efendi(E1) ,Emin Efendi(E2) , diye iki kol var…

Emin Efendi’(E2) den: Hacı Ali (E21) ve Süleyman(E22) ,
Hacı Ali’den(E21) , Rabia(E211) ,Abdullah(E212) ,
Emine(E213) , Emin(E214) , Meryem(E215) , Şakir(E216) ...

Rabia’dan(E211) : Osman (E2111) ,
Osman’dan(E2111) :Mehmet Emin(E21111) ,
Mehmet Emin’den(E21111) : Ömer(E211111) ,
Osman Hayati(E211112) , Tuncer(E211113) , Fatma(E211114) ,
Emine(E211115) , İmren(E211116) , Murat(E211117) ,
Suat(E211118) , Dilek(E211119) ,
Ömer(E211111) ’den: Panseli, Gülseli, Gökseli,
Osman Hayati(E211112) ’den: Gül, Canan, Ayşe, Mehmet,
Tuncer(E211113) ’den: Etkin, Ertan,
Fatma(E211114) ’dan: Ayşe, Ahmet, Mustafa, Emin, Öznur, Mesut,
Emine(E211115) ’den: Mustafa, Yüksel, Nursel,
İmren(E211116) ’den: Ali,
(Bu soyda 2 cet kadar alt dallara ayrılıyorlar, kodlama
yapmadım, şimdilik alt dalları yazamıyoruz. Sonra ekleriz.)

Emin(E214) ’den: Ali(E2141) ,Veli(E2142) ,
Necati(E2143) ,Ömer(E2144) ,Faruk(E2145) .
Ali(E2141) ’den: Erdem(E21411) ,Erdoğan(E21412) ,
Necati(E2143) ’den: Metin(Şehit) , Can(E21432) ,
Ömer(E2144) ’den: Abdullah(E21441) ,Emin(E21442) Tahir(E21443) ,
Şakir(E216) ’den: (Tekrar) Şakir(E2161) ,
Şakir(E2161) ’den: Erdal(E21611) ,Salih(E21612) …

Süleyman’dan(E22) : Ahmet(E221) , Hasan(E222) ,
Hasan’dan(E222) : Süleyman(E2221) ,İbrahim(E2222) ,
Süleyman’dan(E2221) : Doğan(E22211) .
İbrahim’den(E2222) :Ahmet(E22221) ,Hasan(E22222) ,
Süleyman(E22223) …

Hacı Veli Efendi’den(E1) : Hakkı (F1) , Veli Sait (F2) , Tahir (F3) ,
Hakkı’dan(F1) : İhsan(F11) , Mahmut(F12) ,
Mahmut’tan(F12) :Cahit(F121) ,
Cahit(F121) ’den: Dündar (F1211) Belki bu vefat etti…

Veli Sait’ten(F2) : Şükrü(F21) , Kamil(F22) ,
Şükrü’den(F21) : Ali Galip(F211) ,
Kamil’den(F22) : Hüseyin(F221) ,Sait(F222) . Salih(F223) ,
Hüseyin’den(F221) : Ahmet(F2211) ,
Sait’ten(F222) : Recep(F2221) , Kamil(F2222) ,
Salih’ten(F223) :Ekrem(F2231) , Ender(F2232) ,Salim(F2233) ...
Hacı Veli Efendi (E1) ’ nin oğlu olan Tahir’den(F3) :Yine, Tahir(F31) ,
Abdurrahman (F32 Şehit) , Sıddık(F33 Şehit) ,Veli(F34) ,
Mustafa(F35) , Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,
Buradaki Mustafa(F35) Abdulhamid’in yanına Vekilharç gitmiş,
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) (? ; 1965) …

Tahir(F31) ’den: Cemil(F311) ,Yusuf(F312) , Gürsel(F313) ,
Cemil(F311) ’den: Tuncay(F3111) ,
Yusuf(F312) ’tan: Cemil(F31211) ,
Gürsel(F313) ’den: Furkan(F313) …

Veli(F34) ’den: Tahir(F341) ,
Tahir(F341) ’den: Hüsnü(F3411) ,Veli(F3412) ,
Hüsnü(F3411) ’den: Zafer(F34111) , Muzaffer (F34112) ,
Veli(F34113) . Muzaffer (F34112) ’den: Hüsnü(F341121) ,
Veli(F3412) ’den: Nihal(F34121) , Nazife (F34122) ,Nigar(F34123) ,
Nigar(F34123) ’dan:Melih(F341231) ,Tahir(F341232) …
Mehmet Tevfik Temiztürk(F36) ,(F36’ya birazdan G diyeceğiz.)
Veli Efendi Camii’nde müezzindi yıl 1965’e kadar…

Babamın babasıdır, lâkabı Mehmet Hoca,
Gözleri âmâ olmuş, çok sevilen bir Hocaymış,
(Çok fazla çocuğu var, halalarım ve amcalarım,
8’ini tanıyorum, en sonuncusu Yakup Amcam,
Hepsi vefat etti sadece Yakup Temiztürk hayatta.) …

Mehmet Tevfik Temiztürk(babamın babası) ,
Eşi Havva Bacı derler, benim babaannemdir,
Dedem 89 yıl kadar yaşadı 1965’te vefat etmiştir…

Mehmet Hoca’nın(G) çocukları, rakamlarla;
Hasan Hüseyin(G0) amcamız vefat etmiştir…

Rabia(halamdır) (G1) ,
Rabia’dan(G1) : Osman(G11) , Emine(G12) ,
Osman’dan (G11) : İrfan(G111) ,Sema(G112) , Ümran(G113) ,
Gülşen(G114) ...

Emine’den(G12) :Şule(G121) , Gürsel(G122) ,
Tahir Temiztürk’ten(G2) :Hüseyin Nadir Temiztürk(G121) ,
Nermin(G122) , Nail Temiztürk(G123) ,Nevin(G124) .
Hüseyin Nadir Temiztürk’ten(G121) : Zeynep(G1211) .
Nermin’den(G122) : Burak(G1221) , Baran(G1222) .
Nail Temiztürk’ten(G123) : Sibel(G1231) .
Nevin’den(G123) :Beriz (G1231) ,Berre (G1232) ...

Nimet’ten(G3) : Nazmi(G31) , Birsen(G32) , Gül(G33) ,
Hüseyin(G34) , Ahmet(G35) , Fatoş(G36) …

Nazmi’den(G31) : Murat(G311) , Melike(G312) ,
Birsen’den(G32) : Pınar(G321) , Selin(G322) …

Gül’den(G33) : Sıla(G331) ,
Hüseyin(G34) ’den: Volkan (G341) ,Görkem (G342) ,
Ahmet’ten(G35) :İhsan(G351) ,İlke(G352) ,İlker(G353) ,
Fatoş’tan(G36) : Abdullah(G361) , Mert(G362) ...

Mustafa Temiztürk’ten(G4) : Dilek(G41) , Murat(G42) .
Dilek’ten(G41) : Emir(G411) .
Murat’tan(G42) : Efe(G421) ...

Osman Temiztürk (G5) , (1939-1998) babamdır,
Osman’dan(G5) : Sevda Temiztürk(G51) ,
Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) ,
Mesut Kerim Temiztürk(G54) …

Sevda (G51) ,Aytekin Baltalı ile evlendi,
Sevda’dan(G51) : Ahu Gülay(G511) ,Gani(Baltalı) (G512) ,
Şahsım Mehmet Tevfik Temiztürk(G52) ,
Ekrem Yılmaz Temiztürk(G53) , Mesut Temiztürk(G54) ,
Bu son üç kişi halen bekâr, hiç evlenmediler…

Fatma’dan(G6) : Vildan(G61) , Fuat(G62) ,
Fuat’tan(G62) : Emir(G621) ,Efe(G622) ,
Yakup Temiztürk’ten(G7) : Onur Temiztürk(G71) ...

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Severim Kırşehir'i

Severim Kırşehir’i, hayalimde, duamda,
Dedelerimin şehri hep Fatihalarımda…

Annem, babam, ailem, soyum, sülalem, ceddim,
Gelmişim ve geçmişim, apaçık Kırşehirliyim.

Fakat uzaklardayım, Rab’bim hep benimledir.
Gönlüm memleketimde, ruhum Kırşehir’dedir,

Kırşehir yüreğimde, Kırşehir geçmişimde,
Bedensiz dolaşırım hep ziyaretlerimde.

Bilinçaltımdan çıkmaz, rüyalarıma hep girer,
Rable yakınlaşırım, olmadım hiç derbeder.

Uyurum Kırşehir’deyim, melekler reddetmez,
Dedelerim görmezler, babamsa engellemez.

Fakat hepsi meşguldür çünkü bunlar rahmetli,
İlgilenen hiç olmaz, derim bu nasıl Kırşehirli?

İçlerinden geçerim, kanatlanır ulaşamam,
Toprağında yaşarım, yine de başaramam.

Çektiğim tüm günahım, ayağımı basamadım,
Belki en uğrak yerim, daha hiç yaşayamadım.

Kırmızılı güllü Hoca, derler böyle anılırım.
Kırşehir’in gülünü, yıllardır yakamda taşırım,

Hep sanal âlemlerde, ruhların âleminde,
Ölsem de yaşasam da Kırşehir içerimde.

Ne ulaşılamaz ne hasret veren bir şehir,
Yarın Rab’den isterim, ahirette Kırşehir.

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler, Saros'da Yayla Geceleri Şiiri