Halide İncekara : Çocukları eğitmesini bilmiyoruz
"Çocukların üstlerinde kat kat paltolar var ama çocukların ruhları ısınsın diye bir iletişim aracımız olmadı. Çocuklara hep 'ne olacaksın' diye sorarız ama ona 'nasıl yaşamak istersin' diye sormak aklımıza gelmez. Aileleri tarafından çalıştırılan çocuklar cezaevine girdikten sonra mutlu oluyor; voleybol, basketbol toplarıyla tanışıyorlar"
ANKARA- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun liderliğinde, UNICEF ve Belçika Federal Hükümetinin katkısıyla düzenlenen Çocuklara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Ulusal Eylem Planı Hazırlık Toplantısı, Ankara Barolar Birliği Konukevi'nde başladı. Toplantıda konuşan TBMM Çocuk Haklarını İzleme Komitesi Üyesi, AK Parti İstanbul Milletvekili Halide İncekara ilginç tespitlerde bulundu. İncekara, şiddetin bir sonuç olduğunu söyledi ve "Çocuklarımız ailede neden şiddet görür?" diye sordu. İncekara şöyle devam etti:
EĞİTMESİNİ BİLMİYORUZ: Çünkü biz eğitmesini bilmiyoruz, ben de dahil. Bu artan teknoloji, çocukların ilerleyen zekası, pratik davranışlar karşısında ben çocuğumu nasıl eğiteceğimi bilmiyorum. Ben biliyorum da öğretmeni biliyor mu? Öğretmeni de bilmiyor maalesef. Anadolu'daki okulların öğretmenler odasında sendikaları ayrı olduğu için çaydanlıkları ayrı öğretmenler var.
Öğretmenler odasında çaydanlıkları ayrı olan öğretmenlerin, sınıfa girdiğinde çocuğa şiddet uygulamayacağını düşünmek mümkün mü? Bir okula girdim. Bir sınıftan ses geliyor ama korkunç bir ses. Bu çocuğu dövme sesi değil, başka bir ses değil. Çocukların tenefüse çıkmasını bekledim. İçeride ne oldu diye çocuklara sordum. Öğretmen çocuğa vurmaması gerektiğini biliyor, bunun suç olduğunu biliyor, koca cetveli eline almış, durmadan duvara vurarak, çocuklarda bir korku yaratmaya çalışıyor. Çocuk cetvelin sesi ile öyle ürkmüş durumda ki, zaten çıtını çıkarması mümkün değil.
ORANTISIZ GÜÇ VAR: Çocuk 6 yaşında Milli Eğitim Bakanlığı'nın çatısı altına girdikten sonra 8 yıl boyunca başka bir Cumhuriyetin elinde. Öğretmenle öğrenci arasında orantısız bir güç var. Ben mesela öğretmenim, siz öğrenci. 657'im var, sendikam var, size karşı kullanabildiğim notlarım da var. Orantılı bir ilişki var mı?
NE OLACAKSIN DİYE SORMA: Çocukların üstlerinde kat kat paltolar var ama çocukların ruhları ısınsın diye bir iletişim aracımız olmadı. Müzik kabiliyeti olan çocuğu piyanodan mahrum bırakırsanız ona şiddet uygulamış olursunuz. Çocuklara hep 'ne olacaksın' diye sorarız ama ona 'nasıl yaşamak istersin' diye sormak aklımıza gelmez
CEZAEVİNDE MUTLU OLUYORLAR: Aileleri tarafından çalıştırılan çocuklar cezaevine girdikten sonra mutlu oluyor. Çocuklar cezaevlerinde voleybol, basketbol toplarıyla tanışıyor. Fırçayı resmi buralarda görüyor. Cezaevine giren çocukların aylık maliyeti bin 300 lira. Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, konuşmasında dünya çapında yapılan araştırmalara göre, her 5 yetişkinden birinin 18 yaşına gelmeden cinsel şiddete maruz kaldığına söyledi. Kavaf, "Aile içindeki şiddet çoğunlukla gizli kalmakta, çocuğu ya da diğer aile bireylerini hedef alan şiddet olayları özel hayat olarak kabul edilmektedir. Çocuğa yönelik şiddetle mücadelede en etkili ve öncelikli silahlardan birisi sessizliği kırmaktır" diye konuştu.
2007 yılında da dikkat çekmişti
İncekara, 2007 yılında Sincan'da bulunan Ankara Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda yaptığı incelemelerde şu açıklamayı yapmıştı: "Ankara Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 25 bin metrekare alan üzerinde kurulmuş, 12 bin metrekarelik bina alanında, her türlü sosyal, kültürel ve sportif imkanlarla donatılmış. Bir de okullarımızın kapladığı alanı, çocuklara verdiğimiz bu tür etkinlik alanlarını düşünüp, karşılaştırdığımız zaman üzülmemek mümkün değil. Çocuklara, artık (eğitimevi) adı verdiğimiz bu yerlere gelmeden, böyle başarılı ve yeteneklerini ortaya çıkarıcı eğitimi vermeliyiz. Geleceğimizin güvencesi olan çocuk ve gençlerimizi, okullarımızda sadece bilgi yüklemek suretiyle değil, aynı zamanda ruhsal ve insani değerlerle bezenmiş birer insan olarak gelişmesini sağlamalıyız."
Gazetevatan
tarihli haber
Dersimiz.com Haber