Meslek liselilerin stajyer maaşları düşüyor
'Torba yasa' olarak anılan, bazı kanunlarda değişiklik öngören tasarıyla 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu'nun "meslek eğitimi gören öğrenci, aday çırak ve çırağa yaşına uygun asgari ücretin yüzde 30'undan aşağı ücret ödenmez" ifadesi yerine 'asgari ücretin net tutarının yüzde 30'undan aşağı ücret ödenmez' ifadesi getiriliyor. 2011 yılı asgari ücretine göre öğrenciler 238 TL yerine artık 188 TL maaş alacak. Ücretlerdeki düşüş meslek liselilerin staj yaptıkları iş yerlerindeki ağır çalışma koşullarını da yeniden gündeme getirdi.
17 yaşındaki H.A haftanın iki günü okula, dört günü işe gidiyor. Bir odadan ibaret işyerinde sağlıksız bir ortamda günde 11 saat çalışıyor, sadece yarım saat yemek molası veriyor. Ç.A ise makine işleri yapan bir firmada günde 10 saat çalışıyor. Eğitimini aldığı işi değil makinelerin temizliğini, zımparasını yapıyor. Kendi deyişiyle bir işçiden daha çok yoruluyor. Öğrencilerin staj yapıkları gün sayısı, mesai saatleri olması gerekenden çok daha ağır. Onlar gibi pek çok meslek lisesi öğrencisi ucuz işgücü olarak görülüp uzun saatler çalıştırılıyor. Yaptıkları ağır işin karşılığında 238 TL stajyer maaşı alan öğrencilerin 'torba yasa'yla maaşları daha da düşerek 188 TL'ye inecek.
Meslek liselerinde öğrenciler son sınıfta iki gün okula, üç gün ise alanlarındaki işletmelerde staja gidiyor. Ucuz iş gücü olarak görülen gençler, işçilerin yerine kendi alanları olmayan konularda uzun saatler çalıştırılıyor.
Staj üç gün ama...
Öğrenciler bu şartlarda ücretlerinin daha da düşmesine tepkili. İstanbul'daki bir meslek lisesinde elektronik bölümünde ses görüntü sistemleri üzerine eğitim alan 17 yaşındaki H.A isminin yazılmaması şartıyla çalıştığı kötü koşulları anlatıyor. Ufak bir elektronik şirketinde staj yapan H.A üç gün yerine dört gün çalışıyor. Yoğunluk olduğu zaman pazar günleri bile işe çağrılıyor. Ayda 50TL'lik yol parasını kendi ödüyor. H.A şöyle konuşuyor:
"Bütün iş stajyerlere bakıyor. Çalışan herkes stajyer. İş öğretecek biri var ama o da bize teknik açıdan hiçbir şey katamıyor. Biz devreleri diziyoruz. Elektronik kartların montajını yapıyoruz. Aslında okulda öğrendiğim farklı konuları da iş yerinde öğrenmek istiyorum. Ancak hep aynı şeyleri yaptırıyorlar. Sabah 09.00'da iş başı yapıyoruz. Akşam 08.00-09.00'a kadar çalışıyoruz. Yarım saat yemek molası var. Onun da saati belli değil. Çalıştığım ortam havasız, karanlık. Büyük bir oda gibi düşünün. Burada lehim de yapılıyor. Başımı bir kaldırıyorum her taraf duman. Nefessiz kalıyorum."
Ankara İncirli Teknik Endüstri Meslek Lisesi Makine Teknolojisi Bölümü'nde okuyan Ç.A ise OSTİM Sanayi Bölgesi'nde makine işleri yapan bir firmada günde 10 saat çalışıyor. Hafta sonları işe çağrılan pek çok arkadaşının olduğunu anlatan Ç.A şöyle konuşuyor: "Aslında ürünün çizimini yapıp bilgisayar destekli CNC denen makinelere kodları girip parça çıkartmak üzerine eğitim aldım. Ancak iş yerinde makinelerin temizliğini, zımparasını yaptırıyorlar. Gelen malları taşıtıyorlar. Bir arkadaşım elini press makinesine kaptırdı. Kaza sigortası da yoktu. Normal bir işçiden daha çok yoruluyoruz."
Radikal
tarihli haber
Dersimiz.com Haber