Eğitim Sitesi

yörüklemek kelimesinin mecaz anlamı

redyörüklemek kelimesinin mecaz anlamı:
1. Ağır bir işi, yapsın diye birine vermek.

2. Üstüne atmak, yastamak, inat etmek.

3. Bir yükümlülük altına sokmak.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

sallamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işi görmeyip hep başka zamana bırakmak, savsaklamak.

titremek kelimesinin mecaz anlamı Birinden ya da bir şeyden korkmak.

parlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Ünlü sanlı olmak, onuru yükselmek. 2. Birdenbire öfkelenmek.

sandalye kelimesinin mecaz anlamı Makam, koltuk, mevki.

darbe kelimesinin mecaz anlamı Birini kötü duruma düşüren, sarsan olay.

balıklama kelimesinin mecaz anlamı Bir işe, bir duruma, bir harekete sonucunun ne olacağını düşünmeden girişerek.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

dağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Acısı yüreğine işlemek. 2. (Çok sıcak, soğuk veya acı bir şey) Yakmak.

keçi kelimesinin mecaz anlamı İnatçı.

tepmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değerini anlamamak veya kestirememek, geri çevirmek. 2. Yeniden ortaya çıkmak, tazelenmek, depreşmek.

sine kelimesinin mecaz anlamı 1. Gönül, yürek. 2. Bağır, iç.

onarmak kelimesinin mecaz anlamı Bir kusur veya yanlışlığı bağışlatacak davranışlarda bulunmak.

yargılamak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş belirtmek.

kapı kelimesinin mecaz anlamı 1. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân. 2. Gidere yol açan gereksinim. 3. Ev gezmesi için gidilen yer.

salaş kelimesinin mecaz anlamı Uyumsuz, derme çatma, kötü görünen.

çerçeve kelimesinin mecaz anlamı Bir konunun, bir düşünce alanının sınırları veya bu sınırlar içindeki alan.

koltukçu kelimesinin mecaz anlamı Yüze karşı övmeyi huy edinen.

abalı kelimesinin mecaz anlamı Sessiz, güçsüz, zayıf, korunmasız ya da kendi halinde olduğu için her zaman ezici davranışlarla karşılaşan kimse anlamında, "Vur abalıya!" deyiminde geçer. Bu deyim, böyle bir hâl karşısında, ünlem olarak kullanılır.

koyun kelimesinin mecaz anlamı Şefkatli çevre, her şeyden habersiz kendi halinde.

yırtık kelimesinin mecaz anlamı Utanması, çekinmesi olmayan, arsız.

çıtak kelimesinin mecaz anlamı Kaba, huysuz, kavgacı.

akın kelimesinin mecaz anlamı Ardı ardına ve arkası kesilmeyen bir biçimde geliş.

komprime kelimesinin mecaz anlamı Bir konuyla ilgili olarak derinliği olmayan kalıplaşmış bilgi.

bağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Gönlünü kazanmak 2. Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak. 3. Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak.

ırgalamak kelimesinin mecaz anlamı İlgilendirmek.

Mecaz Kelimeler Sözlüğünde 1470 Kayıt Bulundu.