Bayramlar Bayram Ola-ıı
Ana bu bayram mi?Aman çok ayıp
Çocukken gördüğüm bayramlar hani?
Mübarek elleri öpüp koklayıp
Yüzüme sürdüğüm bayramlar hani
Hani ya o özlem,hani ya o tad?
Ne dışım kaygusuz,ne içim rahat
Haftalar öncesi her gün,her saat
Babamdan sorduğum bayramlar hani?
Nur yağan geceler,gündüzler nerde?
Neşe paylaştığım öksüzler nerde?
Dost yollar, dost evler,dost yüzler nerde?
Huzura erdiğim bayramlar hani?
Kar çiçeğim solmuş kar yatağında
Can verir ırmağım dar yatağında
Arif'e gecesi yer yatağında
Üstüne serdiğim bayramlar hani?
Bayram demek takvimdeki yazı mi?
Bayram hasret,bayram ağrı, sızı mı?
Açıp yüreğimi,yumup gözümü
Özüne girdiğim bayramlar hani?
Bayram af günüdür,barış günüdür
Bayramlar rahmete giriş günüdür
Bayram hak menzile varis günüdür
Gönlümü verdiğim bayramlar hani?
Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Aşık Ali'ye Cevap
Önce selamına, aleykümselam
Şiirli mektubu aldım bilesin...
Borçlu kul koymasın cihanda Mevla'm
Yazıp cevabını saldım bilesin...
***
Gelen misafirin yeri başımdır;
Sormuşsun söylerim, dert yoldaşımdır
Sevgi; ruhum, madde; mezar taşımdır
Şekili manaya böldüm bilesin...
***
Giydim bir ateştir, aşkın örtüsü;
Sorulmaz ölçüsü, olmaz tartısı
Benim tek düşmanım küfür ordusu;
On beş sene kılıç çaldım bilesin...
***
Rağbetim olmadı şöhrete şana
Muhtacım her zaman ilmi irfana
Derime tuz sermek yakışmaz sana
Hem acıdım, hemi güldüm bilesin...
***
Hakikatin sırrı:Hükmü hakikat...
Makam söze sığmaz, mekan iki kat...
Dalıp tefekküre eyle tahkikat,
Yağdı Ab-ı Rahmet, doldum bilesin...
***
Kamil işi değil öğünmek, kibir;
Nimete şükür var, belaya sabır...
Arkada bol günah, önde dar kabir...
Temiz doğdum kirli öldüm, bilesin...
***
Doksan dokuz mağlup aşık yüz olsun;
Beni de say, gedik rakam düz olsun;
Hangi dersi vereceksen öz olsun
Kırk sene sınıfta kaldım, bilesin...
***
Bilirim doğmuşum ölmek üzere
Görevim doğruyu bulmak üzere...
Mahşerde imtihan olmak üzere,
Dünyaya ders için geldim bilesin
***
Severim, okşarım darılır sanma!
Vaktim az, yazmaktan yorulur sanma!
Daha derinlere inerdim amma
Aha burda karar kıldım bilesin...
Abdurrahim KARAKOÇ
Yoldaki Kutlu Gün
Gün gelecek
Güneşin doğup battığı mekanlarda
Ve küfrün çığlık attığı mekanlarda
Bizim türkülerimiz okunacak
Gün gelecek
Tomurcuklar taşacak kılıfından
Ve kılıçlar sıyrılacak kınından
Edepsizler edebini takınacak
Gün gelecek
Ne zalimler kalacak ne zulüm
Ve o gün yoldadır gülüm
Hak ayağa yekinecek
Gün gelecek
İnsanlar yiyecek ayılar bakınacak
Eğriler doğrulardan sakınacak
Gönül kilimleri adalet üzre dokunacak
Namusluların yakındığı kadar da
Namussuzlar yakınacak
Abdurrahim KARAKOÇ
Adadaki Adam
Issız bir adada sessiz bir adam
Bakar ufuklara... Ufuklar kara.
Geçmişi andıkça akar durmadan
Ölü gözyaşları canlı sulara.
***
Alır karşısına çocukluğunu
Bakar, konuşamaz dili tutulur.
Uzatır ellerin şefkatli, sıcak
Yazık, çocukluğu kaçar-kurtulur.
***
Yaslanır taşlara uykulu, yorgun
Aniden gençliği yanına gelir.
Düşünür hayal mi,gerçek mi? diye
Gerçek son nefesin sonuna gelir.
***
Lüzumsuz aydınlık günlere inat
Tutar karanlığı sever bir süre.
Unutur kendini kendi özünde
Gider bilinmedik meçhul yerlere.
***
Adada yel esse,kuşlar ötse de
O başka alemde yaşar ve duymaz.
Yıllar tükense de,ömür bitse de
Anahtar yazık ki kapıya uymaz.
Abdurrahim KARAKOÇ