fatma aydemir şiir öyle bir güzellikki yazan başka zevk alıyor okuyan başka ama Ahmet bey sizin şiirleriniz yokmu daha bir başka ben kendimde yazıyorum ama olmuyor sizinkiler gbi
Geleceğim Ol
Denize dökülen bir ırmak gibi
Öyle ak içime öylesine dol
Yarına açılan bir yaprak gibi
Unuttur mazimi geleceğim ol
Hasretin yerini müjdeler alsın
Bırak da mutluluk kapımı çalsın
Bütün acılarım dünlerde kalsın
Unuttur mazimi geleceğim ol
Yorgunum yıllardır hep beklemekten
Yorgunum gönlüme sabır ekmekten
Kurtar artık beni hasret çekmekten
Unuttur mazimi geleceğim ol
Bir ömür boyunca seveceğim ol.
Ahmet Selçuk İlkan
Ahmet Selçuk İLKAN Şiirleri
Yazılan son 5 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 5 yorum yazılmış.
Benzer Ahmet Selçuk İLKAN Şiirleri:
Bana bunu yapmayacaktın
Öyle sırtımdan vurmayacaktın beni
Gelişin gibi onurlu olmalıydı gidişin
Ve öylesine gururlu bitişin.
Gel gör ki kötü oynadın bu oyunu
Erken düştü masken yüzünden
Demek sen içimde büyüttüğüm bir dev değil
Bir hiçtin
Görüyorsun işte
Gittin
Ve de bittin…
Bana bunu yapmayacaktın
Böyle bir hançerle yıkmayacaktın beni
Bir ihanetin adresi olmamalıydı ayak izlerin
Yoksa ben mi yanlış tanıdım seni?
Yoksa hep böyle kirli miydi senin denizlerin?
İşte ellerimde
Suç ortağın bir sinema bileti
Bir pastane köşesi
Bir tiyatro gişesi.
Bu kadar ucuza gitmeyecektin
Sigara dumanlarında harcamayacaktın bu aşkı
Ve aşk cellatlarına meze yapmayacaktın beni
Şimdi boş bir mezar bulsam
Seni böylesine sevdiği için
Oraya bırakırdım kalbimi…
Bana bunu yapmayacaktın
Böyle küstürmeyecektin şiirlerimi
Kan kırmızısı yağmurlar
Yağdırmayacaktın gecelerime
Kanatlarını kırmayacaktın umutlarımın
Beni böyle çıldırtmayacaktın!
Artık
Adın ihaneti çağrıştırıyor bana
Ve tadın bir yılanın en öldürücü zehrini
Söyle
Şimdi hangi yüreğe saplıyorsun
O acımasız hançerini? ..
Bil ki
Bundan böyle
Yasaklanmış kitaplarım gibisin bana
Yaklaşmam yasak
Dokunmam yasak
Ve ömrümce
Sarılmam yasak sana!..
Ahmet Selçuk İLKAN
Bir babanın doğum gününde oğluna mektubudur... Görülmüştür'
Sevgili oğlum
Bugün tam on yedi yaşındasın
Görüyorum ki artık
Her şeyin farkındasın
Ama ne zaman ararsam seni
Ya diskoda Ya barda
Ya da televizyon karşısındasın
Haklısın oğlum
Devir artık bu devir
Sen de çemberini çağına göre çevir
Senin neyine
Resim roman şiir
Senin neyine
Sanat vesaik
Ne diyor meşhur televizyon büyükleri
Vur patlasın çal oynasın
Devir artık bu devir
Nasılsa
Son düğmesi de koptu insanlığın
Vefa can çekişiyor arka sokaklarda
Umut mendil sallıyor giden trenlerin ardından
Onur, adres arıyor mezarlıklarda
Dostluklar çöp tenekelerinde sahipsiz
Ve anahtar teslimi aşklar satılık köşe başlarında
Hem de üç kuruş mutluluklara...
Ama sen de haklısın
Sana mı kaldı
Kurtarmak vatanı
Sana mı kaldı
Uyandırmak yatanı
Sana mı kaldı
Duvara yapıştırmak
Bu memleketi satanı
Anasını ağlatanı....
Gel gör ki oğlum
Senin de kurtuluşun yok bu gidişten
Ne etsen- ne yapsan
Bir düğün
Bir bayram
Bir lale devri
Hangi ekrana baksan
Kim kiminle evleniyor
Kim kiminle çıldırıyor
Kim kime daldan dala
Gelinim olur musun diyor
Kimisi sahte gelin
Kimisi zengin bir prens
Kimisi de insanlıktan bir yudum bir nefes
Bekliyor da bekliyor
Bak her gün ayrı bir kanalda
Bambaşka bir 'ünlüler çiftliği'
Her kanalda şöhret olmanın dayanılmaz hafifliği
Ve işte böyle
Pazara dökülüyor bir bir
Herkesin yumak yumak ipliği
Yıllar var ki oglum
Birileri işte
Bizi hep boyle gözetliyor...
Ve sen de görüyorsun ki
Bu sahneler
Bizi ne de güzel özetliyor
Kimin umurunda yarınlar
Kimin umurunda çocuklar
Kimin umurunda bu isyankar çığlıklar
Bir kavgadır
Bir yarıştır
Bir rezalettir gidiyor.
Kime sorsan
Cevaplar dünden hazır
Halk böyle istiyor oğlum
Halk boyle istiyor
Gel gör ki
Bir reyting uğruna
Ne 'güneşler batıyor' oglum
Ne güneşler batiyor....
Ahmet Selçuk İLKAN
Çok yalvardım gitme diye ben ona
Yıllar sonra dönüyormuş bana ne
Seviyordum gülüp geçti aşkıma
Şimdi beni seviyormuş bana ne..
Neyleyim ben dökse bile yaşını
Ben unuttum çoktan onun aşkını
Vursun artık o taşlara başını
Çok pişmanmış yanıyormuş bana ne..
Gönlümde aşk saati bak durdu
Seven kalbim beklemekten yoruldu
Yıllar var ki ne aradı ne sordu
Şimdi beni soruyormuş bana ne...
Ahmet Selçuk İLKAN