Eğitim Sitesi

Nerdesin İlham Perim Şiiri

Nerdesin İlham Perim

NERDESİN İLHAM PERİM

Samanyolu’nu tutup yıldızı mı indirsem
Dolunayın sırtına dünyayı mı bindirsem
Dövülen kayaların gözyaşını dindirsem
Gelir misin acaba, nerdesin ilham perim.

Tutuşturmam mı gerek kuduran denizleri
Pembeye mi boyayım sararmış benizleri
Tütsü mü savurayım yakarak genizleri
“Zirve neymiş mekânın, yer” desin ilham perim.

İmgeleri dürerek derin düşlere dalsam
Kitabın arasından güçlü heceler alsam
Kuşların kanadından beyaz tüyleri çalsam
Olmaz öyle geriye; “Ver” desin ilham perim.

İçlerine doldurup dizeleri şişeyle
Yanar dağa mı atsam kahkahayla neşeyle
Görevim tamam diye huzura ersem şöyle
Kutuplardan al gülü; “ Der” desin ilham perim.

Tembelliği bırakıp azmin elinden tutsam
Yarınlara uzansam anıları unutsam
Yeşil ırmağı içip Boraboy’u kurutsam
“Amasya seni yutar; yer” desin ilham perim.

Çarmıhlara mı gersem tutarak emelimi
Yeni baştan mı örsem yıkarak temelimi
Uzattım sana doğru buyur iste elimi
“Sana gereken yalnız, ter!” desin ilham perim.

AFET İNCE KIRAT

Afet İnce KIRAT Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Afet İnce KIRAT Şiirleri:

Helal Olsun Saraya

HELAL OLSUN SARAYA

Bozguncular haykırır gün kara gece kara
Bir kişi karar versin siyaset bir cerahat
Kıyamet mi kopacak millet kalsa fukara
Sarılın yorganlara uyuyun rahat rahat.
Sonunuz kötü olur girmeyiniz araya
Çoğunluk kabul etmiş helal olsun saraya.
XXX
Onlar yesin gönlünce biz duydukça doyarız
Şükredin halinize veriyor kaşık kaşık
Zor gelirse yaşamak biz de ülke soyarız
Tek elden yönetime zaten millet alışık.
Yokluğun sebebi o son verin sigaraya
Halkın çoğu memnunsa helal olsun saraya.
XXX
Haykıranlar hapsolsa düşünenler asılsa
Çöplüklere atılsa gerekmeyen merhamet
Yabancılar nüfusu dolduruyor nasılsa
Gereksiz kalabalık bizim için vahamet.
Her şey yoluna girer gerek yok yaygaraya
Refaha koşuyorlar helal olsun saraya.
XXX
Yıllardır ödeniyor kesilsin dul maaşı
Çalışana asgari ücret bile çok fazla
Ekmek parası yeter boşa gitmez uğraşı
Daha çok çalışsınlar iman denilen gazla.
Dolarlar ve altınlar akmalı Ankara!ya
Hakkını yemek olmaz helal olsun saraya.
XXX
Liranın karşısında zirve yapmışsa dolar
Düşünmek akla zarar kimlerin cebi dolara

AFET İNCE KIRAT

Afet İnce KIRAT

Mert Olun

MERT OLUN

“Mert olun” dedim beyler" biraz daha mert olun
Hukukun karşısında doğru dürüst fert olun
Kim dedi; insanların başlarına dert olun”
Milletim hak etmiyor kan fışkırtan ayağı
Halktan yiyeceksiniz elbet bir gün dayağı.

İnkar etme açıkla; Ama ekmek parası
İşi mi var milletin ne yapsın fukarası
Çalışmak zorundaydık dağ uçurum arası
Açılan okullarda kaldık biraz aş için
Yuvanın temeline bırakmaya taş için.

Alakam yok derseniz mazlum olan ne desin
Kaçma korkak kuş gibi bir söyle neredesin
Polisleri duyunca kesilir mi nefesin
“Sonuna kadar inkar” doğru ne zaman gelir
Gök düşer üstünüze kızgın asuman gelir.

Yurtdışına çıkarak rahatına bakanlar
Alakasız isimle insanları yakanlar
İnşallah sizlere de basacak hafakanlar
Bu karmaşık oyundan çıkacağım ant olsun
Hepinizi mezara tıkacağım ant olsun.

BU DİZELERİ NEDEN YAZDIM

Cemaat denilen oluşumu yaklaşık 20 yıl önce duymuştum. Duyduğumuz kadarıyla inançlı, Allah’ı peygamber efendimizi seven, yardım sever, eğitime ve bilime önem veren kişilerdi. Aralarına girmesem de saygı duyardım. Ben hümanist bir yapıda Cumhuriyetçi bir kadınım ve en önemlisi anayım, anacım. Onun için din, dil, ırk farkı aramam arkadaşlıklarımda ve hep öyle kalmaya çalışmışımdır. Sadece cemaat değil hiçbir siyasi görüşle fanatik bir bağlantım olmamıştır. Onların iç yüzünü gerçekten bilenler ve kandırıldık diye kendilerini aklayanlar bu günkü siyasilerdir. Nasıl kandırıldıkları da meçhul. İlkokul 3. Sınıftan sonra okul yüzü görmemiş bir cami imamı tarafından hem de….

15 temmuzda kötü bir olay yaşadık. Gerçekten kim yaptı Allah bilir. Körü körüne de kimseyi suçlayamam. O geceden başlayarak birkaç gün içinde on binlerce kişi tespit edilip yakalandı. Ne çabuk öğrenmişlerdi hayret edilecek bir durum. Sonra tutuklamalar işten atmalar devam etti. Hapishaneler dolmuştu. Yer açmak için katilleri, hırsızları, ahlak yoksunu tecavüzcüleri serbest bıraktılar ve yeni hapishaneler yapılmaya başlandı. Emniyet görevlileri polis kardeşlerimiz işlerini en süratli biçimde hallederken yargı tamamen durdu. Suçlu suçsuz herkes damgalandı ama aylar geçtiği halde duruşmaları görülmüyor.

Cemaatin ön saflarında olanlar hariç geri kalan hizmet aşkıyla, işsiz kaldığı için onların verdikleri işlerde çalışanlar, diğerlerine göre çok daha başarılı öğrenciler yetiştiren ve devletin izniyle açılan okullarda çocuğunu okutan veliler KANDIRILMIŞ değil SUÇLU kabul edildi. Bana göre onlar suçlu değildiler, devletin sağlayamadığı imkanları diğerleri sağladı. Yuva kurmak için, çocuklarının nafakasını sağlayabilmek için çalışmak zorundaydılar. Nasıl ki madenciler kaderlerinde yazıldığı söylenen göçük tehlikesini yaşayıp yine de çalışmaya devam ediyorlarsa öyle…

İdareci konumunda olanlar kaçtılar. Bazıları da başka isimleri kullanarak sahte kimliklerle, kimlik bilgileriyle telefon hattı alıp işlerine devam ettiler. En çok kızdığım o kişiler. Madem bir iş yaptınız gidip mertçe teslim olun ve suçsuz insanlar kurtulsun. Ya kendinizi aklar ya da cezanızı çekersiniz. İnsanlık bunu gerektirir.

Şimdi çözülmeyin deniliyormuş, sonuna kadar bizlerle olduğunuzu inkar edin! Peki bu işin içinde olanlar inkar ederse hiçbir şeyden haberi olmayan, kimliği kullanılan insanlar nasıl kendilerini savunacaklar? Ekmeğini yiyip, hizmetini edip, nemalanan kişiler şimdi masum insanların savunma hakkını da ellerinden almış olmuyor mu? Belki bazıları masum çok az diyecek ama haksız yere vurulan damga sadece o kişiyi değil tüm ailesini de etkiliyor.

Bunun için öfkeliyim bunun için yazdım.

AFET İNCE KIRAT

Afet İnce KIRAT

Sana Derim Doktor Bey

SANA DERİM DOKTOR BEY

Bir ana ah ederse; gökte ağlar bulutlar
Kuma döner her kaya yalçın dağlar yıkılır
Susuz kalır kavrulur filizlenen umutlar
Pasifik okyanusu bir bardağa tıkılır.
Düzgün yap dikişini viran etme yuvamı
Sana derim doktor bey talan etme yuvamı.
XXX
Bir ana ah ederse; huzur girer kafese
Çıkaramaz hiç kimse mecalsizdir adalet
Hasret kalır sonunda alacağı nefese
Hükmü ita kılınır; ağırlaşmış müebbet!
Düzgün yap dikişini viran etme yuvamı
Sana derim doktor bey talan etme yuvamı.
XXX
Bir ana ah ederse; toprak oynar yerinden
Yanardağlar haykırır meltemler poyraz olur
Milyonlarca gül ölür ananın kederinden
Ötemezler bir daha bülbüller ahraz olur.
Düzgün yap dikişini viran etme yuvamı
Sana derim doktor bey talan etme yuvamı.

AFET İNCE KIRAT

Afet İnce KIRAT

Nerdesin İlham Perim Şiiri