Eğitim Sitesi

Sizi Tenzih Ederim Şiiri

Sizi Tenzih Ederim

Pirince yapışmış, beyaz taş gibi

Toplumda gizlenen, ne sülükler var!

Meyve diye, hasatta yekün tutan

Sağlama ayrılmış, ne çürükler var !



Dokununca damarına köpürür

Tüm çöpünü, komşusuna süpürür

Anlamsız kavgada, mesnetsiz ürür

Güneşten beslenen, ne sırıklar var!



Derinlik yok, mânâ da yok sesinde

Gayreti bilinmez, neyin peşinde?

Ölçülebilirlik, tek ensesinde

İnsana benzeyen, ne kılıklar var!



Sahte bülbüllerden hayırlı karga

Yanlış hesaplara çıkamam arka

Kırılan cevizler, yaklaştı kırka

Kökleri çürümüş, ne doruklar var!



Hak-hukuk deyince, vicdanen haset

Galoş gerek, dilinde var necaset

Tahlile yollansa, hükmen bir ceset

Horoza özenen, ne ferikler var!



Selden kütük kapar, kurnaz kendince

Cenneti pazarlar, hesabı ince

“insanım” der, sorup sorgulayınca

Karada sürünen, ne balıklar var!



İnsan bazen, yanılır ve aldanır

Dünyayı kör, alemi sersem sanır

Truva atını, tecrübe tanır

Kalpleri solduran, ne soluklar var!



Ali Rıza Malkoç 10/10/2011



dipnot : Meyvesi çamura düşüp kirleniyor diye, ağaca lanet okumak elbette insafsızlık olur; ama ağacın da bu durumdan haberdar olmasında fayda var.



Tenzih etmek : Dışında tutulduğunu bildirmek

Ferik : piliç

Necaset: temiz olmayan, kirli

Mesnet : dayanak

Ürümek: havlamak

Galoş : hijyen sağlayan ince ve şeffaf kılıf

Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri

  

hasan akça güzel bir tesbit ozanımıza teşekkürler

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Ali Rıza MALKOÇ Şiirleri:

Cehalet Başa Bela

Okumadan olmuyor

Cehalet başa bela

Kalemle de dolmuyor

Cehalet başa bela



Diploması tasdikli

Aracı dört lastikli

Gittiği yol gedikli

Cehalet başa bela



Haberi yok yazandan

Ayran içer kazandan

Hakk korusun azandan

Cehalet başa bela



Dört söyleyip bir dinler

Destekçisi yeminler

Yetişin ey emînler!

Cehalet başa bela



Beceremez kıskanır

Cihanı sersem sanır

Yorulur da usanır

Cehalet başa bela



Erdim sanır kemale

Kalb şaşırır bu hale

Cüsse değil merhale

Cehalet başa bela



Düstur eyle görgüyü

Kalpten kaldır sürgüyü

Kov gitsin ön yargıyı

Cehalet başa bela



Ali Rıza Malkoç 04/01/2009 Bursa

Ali Rıza MALKOÇ

Yaşlılar Dünyası

Deryayı yüzer geçerim

Dayanamam gözyaşına

Kendime kefen biçerim

Dayanamam gözyaşına



Duygunun iç çağlayanı

Kelimenin farklı yanı

Görünce bir ağlayanı

Dayanamam gözyaşına



Balığın gözyaşı deniz

Doğumlara hep güleniz

Göçüp, ağlatıp gideniz

Dayanamam gözyaşına



Mânânın taşan boyutu

Şekillendirir soyutu

İneğin gözyaşı sütü

Dayanamam gözyaşına



Bulutunki ise yağmur

Uyanır bitkiler mahmur

Tüm kâinat neşeli hür

Dayanamam gözyaşına



Her canlı verir işaret

Tefekkür et, sen de kâr et

Artınca kalbte hararet

Dayanamam gözyaşına



Ali Rıza Malkoç

Bursa 28/02/2010

Ali Rıza MALKOÇ

Vasiyetname (3)

Ey oğul ! atandan, al öğütünü

Gördüğün dost bilme, dara düşmeden

Kimse kara bilmez, ayran –sütünü

Sırtım sağlam sanma, zora düşmeden



Virüs girmiş, muhabbettin bağına

Leke sürmüş, altın neslin çağına

Yorgun düştük, gönüller otağına

Her kayan yıldıza, fire düşmeden



Adamın da posası var hatırla

Anlatamam meramımı satırla

Variyeti ha kamyonla, ha tırla

Temkinli ol, özü nar’a düşmeden



Raf ömrü tükenmiş, kof kafalarla

Gübresi çok amma, bakımsız tarla

Günahını taşıyamaz katarla

Düzeltme hakkı ver, süre düşmeden



Masum masum gizli, akıyor seller

Yürek yaralıyor, bu necis haller

Tefekkürün önündeki engeller;

Kalkmalı, gönüller kor’a düşmeden



Kainat’ın aynası ve mayası

Gönlümüzün nuru, kalbin ziyası

İnsanlığın, ortaklaşa hülyası

Kabul görsün artık, yere düşmeden



Karlı dağlar, kar mı ağlar her zaman?

Güneş vurur, canlanır gök-yer-zaman

Tomurcuklar, yeşerirler bir zaman

Yeter ki sâfi kal, kire düşmeden

Ali Rıza MALKOÇ 20/11/2011 Samsun



Posa :Faydalı tarafı alınmış atık, tortu, çökelti

Meram: İstek, amaç, gaye, maksat

Variyet: Varlık, zenginlik.

Katar : Tren

Fire : eksik, noksan, Bir iş yapılırken çıkan artık parça

Necis : Pis, kirli, temiz olmayan

Hülya: tatlı düş, hayal

Ali Rıza MALKOÇ

Sizi Tenzih Ederim Şiiri