Öğretmen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hoca, Muallim, Muallime
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kiler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
İdrak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak
Lanse Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
Merhume kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
Saçula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kip
Müdahale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
İhtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
Erdemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ölümlülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fena
Nefes Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solumak
İstimzaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
Kifayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
Vukufsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Halüsinasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı
Ahu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan, Maral, Burçin, Ceren
Hazır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek
Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
Patolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Yakacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
Minimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari, En Az, Azra, En Aşağı
İlavesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiz
Yaraşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakışmak, Gitmek, Uymak
Şaşırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucize
Kırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
Şeytan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İblis
Sürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi
Çizinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
Yenen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galip
Piyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piyade
Pirüpak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertemiz, Lekesiz
Vuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abdest
Faydalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararlı, Hayır
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.