Üzeri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Divane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Deli, Kaçık
Tenkit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek
Zaman Aşımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre Aşımı, Müruru Zaman
İkaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
Pirinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğü
Ayrımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
Takbih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak
Taşıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil, Transfer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Sırf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
Özet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
Gözene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
Mastıçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öküzgözü
Sonuçlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neticelendirme
Akaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
Lakayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
Daltonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Renk Körlüğü
Mesuliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Sorunca
Kaplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Bastırmak, Bürümek, Dolmak, Kuşatmak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, Yürümek, Yüzlemek, İstila Etmek
Lengitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
Anımsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
Hitap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
Monte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
Muhafızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
Maraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
Taharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
Hazan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
Daüssıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evseme, Yurtsama
Pejmürde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
Vücut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
Avutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
Basılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.