Abit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zahit
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mukayeseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
Verimkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Edimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiili, Aktüel
Bezen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
Emniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
Bildirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
Doyurucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırıcı, İnandırıcı, Tatminkâr
Var kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Paydos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Hazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amade, Tayyar, Anik, Müheya
Larva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtçuk
Esmer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğday, Yağız, Konur, Kara, Karaca
Gamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı, Kederli, Üzüntülü
Harç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katışık, Mahlul, Masraf
Adamakıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
Gaga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
Acınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
Dışsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
Tatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Hissetmek
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Umar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare
Beğenilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedii, Maruf, Mazbut, Zarif
Ekolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevresel, Çevrebilimsel
Püskürtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak
Bibliyografya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
Büyüyememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
Katalog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizit, Fihrist, Yayınevi
Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
Kefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamin, Oğa
Dayanışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.