Budun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Millet, Ulus, Kavim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yekpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
Rendelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak
Müşteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
Sağınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
Sarakacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
Kül Rengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Peşin Hüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önyargı
Avize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asman, Çilçırak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Avratbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Hovarda, Zampara
Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
Sübvanse Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
Kırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Katlamak, Öldürmek, Azaltmak, Delmek, Haklamak, İncitmek, Kaçmak, Sındırmak, Uzaklaşmak, Yaralamak, Yok Etmek
Tıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokmak
Şehadet Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
Hiddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
Sünk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemik
Alacalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Tırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Dayanışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
Tokatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Havlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
Tanış Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak
Methiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
Çalışarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiilen
Zarafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Dalalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapkınlık, Azgınlık, Yoldan Sapma, Sapınç, Doğru Yoldan Ayrılma
Hekim Hakkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
Seçmeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyer
Muzaheret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kömek, Yardım
Toplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.