Cesaretlenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yüreklenmek, Cüretlenmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yazı Yaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Ova
Sıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
Meteor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı, Ağma
Tipik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgel
Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
İsteklendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik
Basamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
Belletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmek, Ezberletmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak
Tefrik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Görünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür
Zorlayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak
Şahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
Valüasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerleme
Balta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nacak
Zade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
Zıvanasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Başa Düşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleme, Bildirme
Meşk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
Burulgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girdap
Şakilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydutluk
Tutunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
Kuzudişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süt Dişi, Peynir Dişi
Ballıdarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncir
Nebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitki
Komplike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
Özet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
İhtiyatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
Amil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
Muntazır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.