Dayanamama kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zaaf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Damgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
Kota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma
Normal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
Göden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
Donakalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
Alaminüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk
Koz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
Afal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Dağınık, Aptal, Sersem,
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yorum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
Çımkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
Sodyum Klorür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuz
Aşikâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
Nebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
Dolgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
Yeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cedit, Taze, Acar, Gıcır Gıcır, Henüz, Sıfır, Kullanılmamış, Nev
Nadide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görülmedik, Değerli, Az Bulunur
İrs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Soyaçekim
Tasannu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
Şebnem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
Sagu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Mersiye
Sebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri
Şimdiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
Düzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesviye Etmek
Fevkalade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla
Yayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan, Yayvan
Kafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Konvoy
Dünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
Fellah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Rehavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşukluk, Gevşeklik, Ağırlık, Tembellik
Uzaklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
Toplanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
Güldürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Komik, Maskara, Tuhaf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.