Eltopu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hentbol
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vadeli Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
İşletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
Elemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
Primitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Anıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Estelik
Zarafatçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
Gureba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
Ortaokul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüştiye, Orta Mektep
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Türemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek
Aşırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
Paravana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
Kompüter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
Etüt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
Muvasala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Çizik Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek
Kırıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufalamak
Rantçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
Denetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş
İthalatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alımcı
Gaga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
Kel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız, Dazlak
Çakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
Mucizevî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
Ustalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
Derlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Düzenlemek, Biriktirmek, Dermek, Tedvin Etmek
Kar Uçkunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığ
Kembağal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
Akıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
Kıygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağdur
Papazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
Benzer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.