Gütmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sevk Etmek, Yönetmek, Sürmek, İzlemek, Otarmak, Takip Etmek, İdare Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nefislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefaset
Toka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmalık; El Sıkışma
İcatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
Yiyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
Başnazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
Çeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asker
Esenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sıhhat, Selam Et, Afiyet
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yazıhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Ofis
Çip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
Repertuar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
Bir Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Eskiden, Vaktiyle
Kapela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapka
Didar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre
Kahretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Çok Üzmek, İçlenmek
Pota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manka
Münhani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Mumluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
Faik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yüksek
Cehennem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
Örneksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslamak
Kûhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız
Umumen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
Nakisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
Fotoğraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
Pertav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız
Soğutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
İdarei Maslahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
Yavaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
Sıçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Yanıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
Seks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.