Haleldar Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bozmak, Sarsmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sevmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
Çağrıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübaşir
Olsa Olsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
Zümre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
Koleksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktiri, Toplak
Yorgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denk
Çöğüncek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahterevalli
İpsiz Sapsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Serseri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rötar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
Münafıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
Tüketim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
Cücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Tomurcuk, Civciv
Yeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
Klostrofobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Yer Ürküsü
İdrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Sidik, Çiş
Emare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil
Kontör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşumluk
Pencere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
Nallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
Rencide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
Matem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yas
Daldalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak
Hakikatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
Muharrer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
Didaktik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
Tecrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Yalıtım, İzolasyon, Soyutlama, Tekitme, Ayırma
Tıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
Bezemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatmak, Tezyin Etmek, Süslemek
İspati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinek
Yaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
Müşerref kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
Çarkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.