Kaynarca kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kaynak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gürültü Patırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
Şömiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Fino kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar
Avunma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
Kişileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
Eksantrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
Bekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
Kanuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hoşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Beğenmek, Hazzetmek
Modernleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlaşma, Çağcıllaşma
Berelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak
İtidalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
Anide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Yalın Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Üstünkörü
Oğul Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Kovan Otu
Tartaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
Kof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
Demirbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avadanlık, Envanter
Boz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Bağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek
Beis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
Söylenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber
Dalkavukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
Bedaheten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen
Şart Şurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kural
Debdebeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
Bungunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Ufalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçülmek, Büzülmek
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Neden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
Bağıllık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Vıcırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.