Kuyumcu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zerger, Mücevherci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Koklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
Hidro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Selinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Sel; Selin Yolu
Alay Malay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
Melodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
İkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
Şoförlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
Lakayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vakıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Farkında Olan
Yakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Benzeyen, Andıran, Yaklaşan, Dip dibe, Akraba, Dost, Arkadaş, Uzak Olmayan, Doğru
Toleranssız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörüsüz
Yoğunlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Kompleks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Karmaşık, Mürekkep, Karmaşa
Balkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Güzel, Parlak, Sancı
Senelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Penguen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
Klostrofobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Yer Ürküsü
Görevlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Göstermek
Hoşlanmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek
Köpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlenmek, Feveran Etmek
Pasaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
Bitimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonlu, Sonuçlu, Sınırlı, Mütenahi
Köstek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Cidar, Engel
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Siftah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Kez Olarak
Fınkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
Tecessüm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
Çarçur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan
Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
İçkici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
Muafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz
Portatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.