Lafçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çökkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
Çekinmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkusuzca, Pervasız
Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
Gücük Ay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şubat
Abıhayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bengi Su, Dirim Suyu
Bitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşık, Fena, Kötü, Yapışık
Başvezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
Cin Fikirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Erköyün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
Yetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
Enerji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erke, Güç
Alışkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışkan
Aut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış
Etraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
Antidot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Panzehir
Mağduriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
Yorgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu
Yakasız Gömlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
Ferdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
Şirket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklık
Sarf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
Erişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
Şaşalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat Kalmak, Şaşmak
Tarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekincilik, Kültür, Ziraat
Talihsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şanssızlık
Veda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vedalaşmak
Uğraşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
Manav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
Zıbarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Gebermek; Uyumak, Sızmak
Latilokum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokum
Şartname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşul Belgesi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.