Mahmul kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dolu, Yüklem
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Nişan
Söz Gelişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Örneğin, Söz Gelimi, Temsil
Teolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel
İmleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Akdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önce
Bestekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
Dolaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
Kortej kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tören Alayı, Topluluk, Alay, Maiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kara Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar
Dirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ
Karışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahil, Müdahale
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker
Boşanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak
Pide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yufka, Yassı Ekmek
İktisatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
Meal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Kavram, Mefhum, Netice, Sonuç, Diyem, Yorum
Kaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Vızıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Yakınmak
Belgelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek
Diş Kamaştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Tabetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basmak, Çap Etmek
Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
Saçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naşir
Kusurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Yarım Yamalak
Pelteleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
Rahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik
Atelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlik
Lisan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban
Protesto Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Reddetmek
Sur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Duvar, Hasar, Talih, Uğur, Şans, Kale Duvarı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.