Mekruh kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İğrenç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrir, Yazma Nüsha, Kabakulak, Kompozisyon, Çit, Değirmi, Baş Örtüsü, Yemeni
Ters kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Hırçın, Huysuz, Münasebetsiz, Sert, Zıt, Karşıt, Uymaz, Elverişsiz
Kurtuluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halas, Selamet, Necat
İkinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tali
Kıymetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
Denetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Murakıp, Kontrolör, Müfettiş
Tümsek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tepecik, Tüm, Yükselti
Döngel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Zarafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
Unvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adres, San, Başlık
Düzenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Düzenbaz, Oyunbaz, Oyuncu, Hileci
Görenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
Hekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
Akseptans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul
Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
Köşegen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal
Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
İzanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı
Kümes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İn
Şartlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullanmak, Güdülenmek
Mevhibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi
Dal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
Saflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet
Uğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
Bulgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
Kurutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
İltihak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Katılmak
Çekince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur; Rezerv, İhtiraz
Belginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
Çarçur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan
Çeyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.