Mübareze kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekişme, Mücadele
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şakul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekül
Bükmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Eğirmek, Katlamak, Yapmak, Eğmek
Mecmu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Toplam
Selen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
Vecibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
Bağımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
Pırasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze Nevi
Faça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Giysi, Surat, Yüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tamamıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle, Tıpkı
Koparmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Kapmak
İçsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
Isıdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Basmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
Reddeylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
Önlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Tedbir, Tılsım
Künde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
İstismarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücü
Dizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Tertip, Nizam
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Veba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolera
Nispeten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
Mahrut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koni
Mühimmat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gereçleri, Cephane
Dürtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak
Popülarite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutulma
Nahak Yere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
Şahadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık, Şahitlik, Şehitlik, Kutsal Ölüm
Mesel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
Pastoral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çobanıl
Sugötürmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
Çıkarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menfaatperest
Sıvamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.