Sümük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fırtık, Kemik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
Efsunkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüleyici, Büyülü, Sihirli
Dağılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
Kayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
Dikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
Muhatap Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
Vâkıf Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Öğrenmek
Tasavvur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım, Amaç, Düşünce, Maksat, Niyet, Kılıklama, Canlandırma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cilt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kap, Ten
Lüzumsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksizlik
Kırıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Korunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
Anıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirmek, İma Etmek, Telmih
Gaflet Uykusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
İnç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parmak
Esna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
İhsas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Bozuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
Kıvanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
Atlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süvari
Geçişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Tesirsiz
Kabir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sin, Mezar, Gömüt
Barometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
Vakitli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlı, Sürevli
Paye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Rütbe, Orun
Gereksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
Orostopolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap
Bela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
Muntazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Düzgün
Doğruluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Gerçek, Hak, Namus, Sıhhat, Dürüstlük
Stop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dur
Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.