Sıhhi İmdat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İlk Yardım
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Elçekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feragat
Sukut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
Çizgilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Müsamaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Yumuşaklık, Görmezlikten Gelme, Göz Yumma
Takaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Başa Kakma
Yayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyerek, Ayakla, Bilgisiz, Naşir, Piyade, Yaya
Trap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hendek, Tuzak
Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Damarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz
İhtiva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
Yerginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
Dalgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Dikkatsizlik, Gaflet
Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Davranmak, Düzeltmek, Etmek, Gitmek, Görmek, Hareket Etmek, İfa Etmek, Kılmak, Kurmak, Olmak, Onarmak, Tamir Etmek, Tutmak, Uygulamak, Yaratmak, Oldurmak
Dağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Nüsha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Elyazması, Aynı, Benzer, Kopya, Reçete, Sayı, Suret
Yumru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukde, Yamru Yumru, Şişkinlik, Kabartı, Tümsek
Hilekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz
Derhatır Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
Salat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
Nevale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık
At Bakıcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
Sebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
Zahire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık
Gittikçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
Mütalaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirme, Düşünce, Görüş, Müzakere, Ders Çalışma, İrdeleme, Fikir, Oy
Muallel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Sakat
Etene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Eş, Döl Eşi, Meşime, Plasenta
Bilgilenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek
Seyrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı, Nadir, Nadiren, Ara Sıra, Kimi Zaman
Kaval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
İmansızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançsızca, Acımasızca
Parlamenter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.