Sabit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tekst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metin
Devasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Çakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
Pedagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
Bisturi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
Dayanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır
Kalaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
Mutasavver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çarpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Hızla Değmek, Başına Geçmek, Atmak, Çalmak, Çırpmak, Dövmek
Anemometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelölçer, Akışölçer
Mütenahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonlanma
Pare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane
Heybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet
İkiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa
Iskat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
Tepelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek
Zırva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
Beyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Kır
Şok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
Eğe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaburga, Dıh
İşte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bu, Budur, O, Odur
Yakacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
Yenitüreme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Talip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, İsteyen, İstemci
Abstraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyutlama
Dinamit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyecan, Hırslı, Korkunç, Özlem, Tutku
Yapın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamulat, Masnuat
Götürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabır, Tahammül
Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
Sanaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş İnan, Hurafe
Sevecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şefkatli, Mihriban, Müşfik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.