Somut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Açık, Aydın, Kati, Müşahhas, Konkre
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Meşguliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş
İcraiye Komitesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
Adamakıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
Sarfiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf
Muttasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Bitişik, Biteviye, Aralıksız
Sakınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
Maceralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenli, Karmaşık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
Burası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bura
Uzmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
Mevize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Vaaz
Dekoratör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
Büküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
Öfkelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Asabileşmek, Gayzlanmak, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Kızmak, Kudurmak, Sinirlenmek
İdrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Sidik, Çiş
Mazmunsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kof
Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
Kesafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Yoğunluk
Atıfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
İmalatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretimci
Yunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Cet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
Suples kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
Çizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
Tezahürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
İzafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi
Epilog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sondeyiş
Lehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
Gerçekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realist
Karışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.