Soğukkanlılık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İtidal
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayılmak, Uyanmak
Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar
Ayıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
Gariban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Garip, Kimsesiz, Zavallı
Ahlaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
Zait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artı, Fazla, Gereksiz, Artık, Art
Kalburüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Değerli, Güzel, Seçme
Tıksırıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Susuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
Ait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilendiren, İlişkin, İlişik, İlgili, Değgin
Ferdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
İnhisar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
Arasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Uzun Etek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal
Pazartesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe
Demirli Beton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
Tanzim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak
Adaptör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlaç
İçtimai Rey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu
Tekke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
Olgunlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
Üretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
Metanetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız
Noksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Eksiklik, Kusur, Natamam, Yarım
Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
Seçkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz
Yarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
Bölüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
Kısmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
Verilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
Şekvacı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
Yakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam Bilgi, İyi Bilme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.