Tahrik Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dürtmek, Kışkırtmak, Körüklemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Oylumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
Kapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Geçmek, Kıstırmak, Koparmak, Tutmak, Bellemek
Operatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
Büküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
Cehre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Pamuk
Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
Eleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
Efüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızınım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tutacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Tutaç, Tutak
Sormak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Bilgi İstemek, Sual Etmek, Açıklama İstemek, Soğurmak
Potansiyel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizil, Gizil Güç
Etekserpen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pasaklı
Tercüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Çeviri
Efendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
Yakşıca Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
Menent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
Razılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
Üniversal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acunsal, Evrensel
Güvey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Küreken, Yezne
İşletmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
Coşkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı
Mahsusen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
İntihar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölünç
Vasati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta
Koku Alma Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun
Palyaço kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek
Kılavuz Kaptan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
İhtilalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrimci
Abdesthane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
Muhtarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı
Aydın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.