Tatbikatçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uygulamacı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şömine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
Merhametli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
Yerleşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Tamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
Gücenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
İtibaren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlayarak
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Memur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Emekçi, Yükümlü, İşyar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Esasından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
Kurbağa Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç
Ebeveyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Baba, Ata Ana, Valideyn
Meğerse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
Rahatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
Bakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili
Espressivo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İçten
Odunsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kaba
Lehçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalekt, Ağgan
Doğramaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cacık
Editörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımcılık
Sirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
Klâs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
Büyüklük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
Iztırari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
Kâffesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Şekerleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Rebabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İnce
Kebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
Çıkış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Yokuş
Üstelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
Dest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.