Türkolog kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Türk Bilimci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yeksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Düz, Eşit
Nötralizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlaştırma, Yüksüzleştirme
Kadük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Eskimiş
Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
Pisletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
Umutsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
Müphemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
Muvakkati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Darbelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Vurmak
Geçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
Rasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akılcı, Akli, Ussal, Hesaplı, Ölçülü
Esinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava
Vefasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet
Döndürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
Kalça Kemiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oma
Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak
İntişar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Cennetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cennetmekân, Günahsız, İyi
Fit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Razılaşma
Fitne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Nezaretçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
Yeterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlilik
Avanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alık, Aptal, Enayi
Mürettip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
Cicozlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Uzaklaşmak
Kepenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere Kapağı
Fake kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feyk, Gastan
Sistit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
Mahdum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat
Olgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
İzzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.