Usanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bezmek, Bıkmak, Kanıksamak, Yılmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Kök, Temel, Özek, Dayanak
Meblağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutar
Çisemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiselemek
Ense kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
Mütemmim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Engellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Hapsetmek, Karışmak, Kösteklemek
Bezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vasıtacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Paravana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paravan
Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
Boks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk Oyunu
Nebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
Enik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Küçük
Gayr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası
Mızraklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargılı
Hızma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küpe
Birincil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
Tahrip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yıkmak
Büyüteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyütücü, Lup, Pertavsız
Fit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Razılaşma
Padişahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık
Emsalsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
Bariyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel
Süzülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
Şart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt, Koşul
Kümbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe; Kabartı
Ateşkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakışma, Mütareke
Elvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
Tenhalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
Ram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Eğen
Dağdağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.