Vade kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mühlet, Süre, Mehil, Erim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Gani Gani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
Başdizgici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başmürettip
Yirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Papağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudukuşu
Mübalağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Abartı
Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak
Saz Şairi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ozan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Blucin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kot
Kural kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Nizam
Numune kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
Plüralizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulculuk
Karşılaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
Zoraki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla
İlk Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Pervin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
Yakşıca Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
Defin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
Edip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Edepli, Terbiyeli, Çelebi
Zümre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
Çalgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötürüm, Sakat
Umutsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
Tırpan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme
Namahrem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Yabancı
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Pestil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Kak
Ritmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tartımlı
Katalog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizit, Fihrist, Yayınevi
Üslup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçem, Hava, Tarz, Stil
Orta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Orantı, Tutarlı, Vasat
Muhatap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.