Çarpışmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savaşmak, Vuruşmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Murakabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetleme, Denet, Nezaret, Teftiş
Aygın Baygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Vurgun
Bilezik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelepçe
Felek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Baht, Dünya, Gök, Gökyüzü, Sema, Şans, Talih, Acun
Yurtlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân
Kayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ski
Pişman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bitirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlandırmak, Tamamlamak, Tüketmek, Bağlamak, Devretmek, Kotarmak, Mahvetmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yormak
Psikopat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruh Hastası
Çakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
Şahsi Vesika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
Tedavi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Hasbıhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dertleşme, Söyleşi, Halleşme
Kavuştak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakarat
Ölümlülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fena
Karamsar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist
Mızrap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
Tavlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
Korucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşebeyi
Hinterland kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Everek, İçbölge
Şey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
Çocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çağa, Döl, Enik, Evlat, Uşak, Velet, Yavru
Od kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
Faul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerime
Mahcubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
Prodüktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretkenlik, Verimlilik
Kızgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Hırslı, Sert
Uçarılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefahat
Çekimser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitaraf, Müstenkif
Post kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.