Önemli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyük, Ciddi, Mihver, Muazzam, Mutena, Mühim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hatim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme
Sevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme
Muamelat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemler, İşlem
Kifayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
Halas Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
Kaburga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
Ferment kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maya
Sürrealist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçeküstücü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Prensipli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkeli
Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
Hamile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü
Sivrileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
Aydınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
Tezahür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme
Sırtüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü
Futbol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Topu
Layemut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz
Teltik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Yanlış
Hızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
Kompozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
Haydutlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Belde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kasaba, Mekân, Şehir, Yer
Doğramaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cacık
Zati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
Okuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
Yetimhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu
Tahrip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkma, Yıkım, Bozma, Kırıp Dökme, Yıkımlama
Dermatolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
Seyran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
Keman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yay
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.