Anemometre kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yelölçer, Akışölçer
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şarki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
Divane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Deli, Kaçık
Orospuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişelik
Takdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
Görünmez Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
Ayırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölme, Şerh, Tahsis
Köşeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tunlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uyku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Gaflet
Tesis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
Geri Çekilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
Biyoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirim Bilimi, Hayat İlmi
Katiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Bağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
Ödünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Veresiye, İvaz, Taviz, İstikraz
Bönlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
Cimrilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli Sıkılık
Büyük Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dede
Spesiyalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
Alıştım Yandım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
Hiddetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
Köşe Yazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
Müzayaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Tümce Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
Abanozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek
Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
Sevimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antipatik, İtici
Hırs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
Müdafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunucu
Emzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbik, Biberon
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.