Bağış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Laso kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kement
Sorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Problemli
Özür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
Flavta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Flüt
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Balkon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hayat
Sığırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı
Vazetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Abitleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşme
Elöpen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kertenkele
Eş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
Bölme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Taksim
Bakliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baklagiller
İstek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
Nod kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Kindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kinci
Müktesebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanımlar
Glikoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
Gaflet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazlık, İhtiyatsızlık, Dalgınlık, Dikkatsizlik, Uyku
Gurur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
Ari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Hür, Özgür
Karamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş (Hayvan)
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Komuta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumanda
Habersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıksız
Hemen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Derhal, Sadece, Yalnız, Gecikmeden, Aşağı Yukarı
İmkânlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Gösterişsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
Kokuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
Uyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
Hoşgörülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Müsamahakâr
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.