Bahşetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağışlamak, Sunmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Engellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Hapsetmek, Karışmak, Kösteklemek
Pay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hisse, Üleş
Lâkayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
Neci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne İş Yapar?
Kâmilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büsbütün, Toptan, Hep Birden
İsteyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talip
Suçsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
Tiryaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Vazgeçemeyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boz, Boz Renk, Kül Rengi, Kır
Azılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgın, Yaramaz, Korkunç
Hafifletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak
Güvence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca
Hazin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
Bağlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İttifak, Kontrat
Dokunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas
Fehva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Deyim, Kavram, Terim
Göğüslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Katlanmak, Karşı Durmak
Tematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
Taksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
Acemilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toyluk
Cemaziyelevvel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
Sıvazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okşamak, Sıvamak
Metotsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsiz
Kaplıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
Dinelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
Operatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
Tabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bası, Baskı
Kederli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acıklı, Tasalı
Düşünce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
Analitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümsel
Faziletli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli, Yüksek
Nisbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oran
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.