Bakanlar Kurulu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hükûmet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hekim Hakkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay
Seyahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk
Parçacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
Mülayemet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
İhtimam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet, Özen, Özenme, Dikkatli Davranma, İtina
Münakaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
Tahayyül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Muhteris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı
Tekzip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlama, Düzeltme
Semptom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
Mütehammil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Aval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bön, Şaşkın, Aptal
Katışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
Aksata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Oportünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
Yoğunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz, Kesafet, Kıvam, Trafik
Aşağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz
Okutman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
Cühela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
Ova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
Olağandışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Olağanüstü, Harikulade
Kışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Şakrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
Başağrısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Cem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğul, Çokluk
Münakaşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
Bağışlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
Nişangâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hedef, Bakıncak
Dallama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Enayi
Miskinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntılık, Uyuşuk
Cimri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.