Cırtlak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çığıltılı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pimpirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
Yığma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karma
İlerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak, Yürümek
Tabaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepilemek
Alil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
Okumuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuryazar, Aydın
Ara Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
Çağ Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mukaddeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz
Mercek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lens
Derbent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
Ödenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
Bestekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
Feyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Mutluluk, Gürlük, Ongunluk
Fehmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Kavramak
Tren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Katar
Şenelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Keyiflenmek, Serpilmek Yurt Haline Gelmek, Meskun Olmak
Muhtariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
Öncül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
Çökmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
Bati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Yavaş
Aktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
Hafifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnice
Atalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ecdat
Etap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Aşama, Merhale
Sömestri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl, Dönem
Umursamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Lakayıt
Mahmul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Yüklem
Sayha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Bağırış
Laborant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneylikçi
Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
Sırnaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalaka
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.