Cesaretli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gözü Pek, Gözü Kara, Yürekli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kuvertür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
Talimat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Direktif, Emir, Yönetmelik
Kamyonet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
Açılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
Jüpiter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
Ham Mal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ham Madde
Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
Erişkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Onamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
Yüz Sathı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Uyarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberdarlık, İhtar, İkaz, Tembih, Uyarma
İliklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğmelemek
Katma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhak
Daha Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
Hemasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş
Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Noksan, Biraz, Kıt, Seyrek, Birkaç, Dar, Düşük, Mahdut
Merkep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Münfesih Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Uzun Kulaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
Sıska kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
Yanacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
Ortasıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaağırlık
Çabuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezleşmek, İvedileşmek, Süratlenmek, Hızlanmak
Vekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
Konsültasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenes
Başıdinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Alma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, İktibas, Kabız, Transfer
Ardışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız
Fitne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
Affedersiniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendim
Yazınsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edebî
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.