Deruni kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İçten
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Amel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Edim, Fiil, Eylem
Hanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Hol, Sofa
Nihayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonunda
Burnu Havada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
Güçlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Meydanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pist
Teyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulama, Gerçeklemek, Sağlamlaştırma
Müsennem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seyyare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
Gusto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni
Küllük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabla
Maharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
Muhatap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
Tümce Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Dengeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvazene
Kişileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
Düzenleniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertibat, Tertip
Tavizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncü
Tek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
Mahcup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan
Tamircilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmanlık
Oldu Bitti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
Hukuki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
Buruntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızı, Ağrı, Istırap
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli
Soysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibilliyetsiz, Alçak, Asılsız, Nesilsiz, Pespaye, Dejenere, Ahlaksız
Çekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Cezbetme, Tasriflenme
Çıngı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre
İttifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
Dekoratif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermelik
Tenzilatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirimli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.