Fok kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ayı Balığı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf
Mukaddes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Veli
Zülüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
Muhtariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
Dışkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat
Dümbük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Yönetmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talimat
Anapara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anamal, Sermaye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
Baylanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
Yetişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
Adamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
Tıpkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri
Samimiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlikle
Toplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
Sinyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Çınav, Korna
Yurtlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
Geçen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabık
Yürüteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
Casusluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıtlık
Deyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
Sinirsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi
Meşrubat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçecek, İçkiler
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Sallanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak, Kımıldamak, Sarkmak, Titremek
Çekinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Ayaktakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lümpen, Parya
Seviyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysiz, Bayağı
İlkyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar, Bahar
Lasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa
Giyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çul, Elbise, Giyecek, Giysi, Kıyafet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.