Format kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Biçim, Boyut
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Morto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
Mahfaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Mücre, Sandıkça, Kavza, Kap
Koordinatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümcü
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Sığa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
Vezinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüsüz
Teşkil Edilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
Yokuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rampa, Bayır, Çıkış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Enkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Çöküntü, Döküntü, Harabe, Harabelik
Katakulli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Oyun, Tuzak, Yalan, Dolan, Hile
Derslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf, Dershane
Sosyolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
Küfe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
Toplanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
Muhakeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
Cebren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
Üretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
Gönüllü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Fahri, Arzulu
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
Kıskıvrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem
Bela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
Boşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
Muhafaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Koruma, Barıma, Kavzama
Midi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta
Model kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Biçim, Örnek, Sistem, Şekil
Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
Tezevvüç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Saraka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, İstihza
Çeşitli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Muhtelif, Türlü, Mütenevvi
Şıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak, Parlamak
İnsiyaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdüsel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.