Kavuştak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nakarat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Okşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeyen, Andıran, Manent
Öğrenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbret
Acınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
Şavkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak
Cahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
Tul Derecesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
Kira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcare, İcar
Sallandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kondüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
Varyasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitleme, Değişim, Varyete
Terfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
Bir Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
Oyunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
Oyalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Avunmak, Beklemek, Eğlenmek, Sallanmak
Eleştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
Randevu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşma, Görüş
Özgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal, Otantik, Özünemahsus, Asıl
Vefasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
Zarar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
Dımdızlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
Metodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel
Araba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otomobil, Taşıt, Vasıta, Kölük
Çarpıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptırmak, Eğriltmek, Yamultmak
Kılavuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
Dözüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Tahammül, Tolerans
Hazır Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakit
Yasamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşride Bulunmak
İnzimam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek
Brüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesintisiz Para; Darası Çıkarılmadan Tartılan
Varakpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.