Münkesir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kırgın, Kırık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Duyarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Hükümranlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet
Oyunbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenci, Oyuncu, Palyaço
Paralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Okşayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yumuşak
Dalalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapkınlık, Azgınlık, Yoldan Sapma, Sapınç, Doğru Yoldan Ayrılma
Pertav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız
Yanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarafgir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eleştiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kritik, Sınama, Tenkit, Yargılama
Ateş Balığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
Saykallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak
Emülsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat
Zeval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
Eksi Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Negatif Elektrot, Katot
Mahvolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
Menekşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
Havi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
Avantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstünlük, Kazanım, Yarar, Kazanç, Kar
Sefirikebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
Çıkarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı Atmak, Sökmek, Koparmak, Neşretmek, Anlamak, Atmak, Boşaltmak, Bulmak, Elde Etmek, Gidermek, Giysi, Göndermek, Göstermek, Hatırlamak, Kazımak, Sağlamak, Sezmek, Soymak, Söylemek, Sunmak, Yapmak, Yayımlamak, Yollamak
Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
Köşegen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal
Mücbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlayıcı
Durendiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzgörür
Konvansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
Padişah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr
Afiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Keyif, Sağlık
Geri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Arka, Art, Geçmiş, Geri Kalmış, Mazi, Son, Sonuç, Alt Taraf, Mabait
Derinlemesine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
Sis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
Gurbetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
Ültimatom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diplomatik Nota
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.