Nefer kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Er, Kişi, Süer, Kimse
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kalifikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
Cihannüma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kule
İtlaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Yok Etmek
Yumuşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Hoş, Müsamahakâr, Sessiz, Tatlı, Uysal
Aşevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşçı, Aşhane, Mutfak, Aş Ocağı, Yemekhane
İzleyici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Seyyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif
Hâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Avarız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Torpil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
Kıstak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil
Çekicilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Hava
Kredi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
Elebaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Çete başı, Kuldurbaşı, Sergerde
Deklarasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme
Uyumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
Suiniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Niyet, Kötü Yasan
Teşkilatlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Edilmek
Bina Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Kurmak, Yapmak
Şev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
Direksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
Miğfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
Kabullenememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yutkunmak
Yaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli
Toplama İşareti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artı
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Topuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökçe
Sızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivilce
Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Tepreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek
Himaye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
Özbaşına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keyfi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.