Postacı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ulakçı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Temizce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arca
Koz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceviz
Bahse Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
Gezici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyyar, Gezgin
Yol Halısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Takviye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Desteklemek
Dağıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
Seri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atik, Dizi, Bütün, Sıra, Hızlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Direkt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
Eza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
Tanrısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, İmansız, Putperest
Istampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
Serian kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Uygar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî
Sedimatoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilim
Yargıtay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
Nefeslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
Milliyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçu
Telif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derleme, Uzlaştırma, (Eser) Yazma
Ortalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Meydan, Piyasa
Açgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Haris, İhtiraslı, Tamahkâr
Gariplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
Ummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
Lakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ama, Ancak, Fakat
Onaylama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
Simsarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
Karşılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
Kalaycı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
Yavuzlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
Zakkum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Ağacı, Ağı Çiçeği
Aksatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.