Prim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mükâfat, Kesenek, Ödül
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Saz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
Suiistifade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal
Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
Difüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
Müteferrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık
Ezginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
Yüklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Varlıklı
Zatî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin
Nisaiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
Yollanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürümek
Gardırop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysilik
Samankapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Güzeşte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
Çırçıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
Anayasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
Mitoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
Komünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızıl
Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Apse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, İltihap, İrin Birikimi
Avangart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
Empresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Hayli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok, Çok, Epey, Oldukça Çok
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Zamir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adıl, İvazlık
Muğber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
Koyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
Münasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Uygun, Yerinde, Yaraşıklı
Küs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
Uzmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
İstikrarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Kararlı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.